Bugün, kendim için güzel bir hareket yaptım, tam olarak gerçekleştiği zaman uzun uzun yazabilirim bu konuyu, şimdilik sadece "bugün güzel bir gündü" diyebilirim.. Güzel günleri kim sevmez.. Gün içinde binlerce an yaşıyoruz, mesela yine bugün, bir şubenin kapısının önünde ayaklarının üzerine oturmuş, hatta nasıl derler argoda, öylece yere çökmüş, dertli dertli sigara içen bir adam gördüm, kimbilir ne derdi var böyle kederlenmiş diye iç geçirirken, içerideki görevli kibarca ordan ayrılmasını söyledi, adam hiç itiraz etmeden kalktı, yürüdü gitti... Hayatın kime ne kapılar açıp ne kapılar kapatacağı öyle bir muamma ki, "bugünümüze şükür" diye iç geçirmelerimiz boşuna değil...
Akşam eski ve eskimeyen dostlarımla birlikteydik, eski anılara daldık, elimizde şarap bardakları, güldük, gecenin keyfini çıkardık, eski dostlar için hazırlandığımız geceye dair hazırlıklar yaptık... "En kötü günümüz böyle olsun" diyerek kadeh tokuşturduk :)
Benim için mutluluk, aileme, dostlarıma huzur verebilmektir, sevdiğim insanların hayatını kolaylaştırabileceğim bir şeyler
yapabilmektir; bunu yapamadığım zamanlar oldu, bir daha asla olmayacağını da garanti edemem ama, biliyorum ki sevdiğim ve beni seven insanlar, onların yüzü gülünce benim de aynen karşılık vereceğimi bilirler... Hayat başarısı denilen şeye inanmıyorum ben; sürekli bir başarı da yok zaten, bazen kaybediyoruz.... Yenik düşmek deriz ya, işte öyle oluyoruz, tökezliyoruz, ama öyle ya da böyle kalkıyoruz ayağa, işte mutluluk o anlarda saklı bence.. "Farkındalık" o kadar önemli ki, iyi ya da kötü yaptığımız şeylerin farkında olmak, gerektiğinde af dileyebilmek, affedebilmek, insanca olan herşeye açık olabilmek... Basit ama yaşamı yöneten şeyler bence bunlar... "Hayatım bir cümleyle, bir hareketle değişti" diyen insanlar hiç de az değil çevremizde. Değişir, farkında bile olmaz insan...
Konuyu nereye getirdim? Bilmem, yazdım yine bir şeyler :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder